... Yeryüzünün beşeri olaylarının günümüzdeki çoğu sapkın yorum ve uygulamaları, yeniden doğuş bilgi ve düşüncesinden yoksun olmanın bir sonucudurlar. Giderek yeryüzünün çehresini değiştirecek bir öneme haiz reenkarnasyon öğretisi, ilk zamanların temiz ve çoğu açık seçik dinsel ve ezoterik bilgilerinin cahil ve ard niyetli yetersiz din adamlarınca yobazlaştırılmalarından sonra asıl mahiyet ve kimliğini yitirmiş, ne olduğu anlaşılmaz bir muamma haline sokulmuştur.
Çağımızda öncü bilimin ve onun devrimci bilim adamlarının olağanüstü araştırma ve çalışmalarıyla, üzerleri cehalet perdeleriyle örtülen pek çok verite (hakikat ) gene gün ısığında aydın insanlığın bilinç ve idrak alanına çıkarılmaktadır. Ve giderek yeryüzünün çehresi de başka bir türlü değiştirilmektedir.
Reenkarnasyon
Reenkarnasyon veya ruh göçü ruhun sürekli olarak tekrar bedenlendiğine inanan spiritüalistlerin bu olaya verdiği addır. Reenkarnasyon kavramı Asya dinlerindeki tenasüh kavramından farklı olmakla birlikte, günümüzde ruh göçüne inanan insanların sayısı bir milyarı aşmaktadır (hindular, budistler, deneysel spiritüalistler vs.)
İslam’da ruh göçü
Kıyamet kavramını kabul eden diğer tektanrılı dinlerde olduğu gibi, İslam’da da geleneksel olarak ruh göçü kavramı yoktur. Buna karşılık özellikle batıniler Kuran’da bu kavramla ilişkili gördükleri bazı « üstü kapalı » (sembolik) ifadeler olduğunu ileri sürerler. Örnek olarak da Bakara suresinin 28. ayetini gösterirler : « Allah’ın varlığını nasıl inkar ediyorsunuz ki, sizi ölü iken O diriltti, sonra yine sizi O öldürecek, yine sizi O diriltecektir ; nihayet ahirette yalnız O’na döneceksiniz. » Ayrıca Vakıa Suresi'nde "Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceğiniz bir şekilde yeniden yaratmak üzere aranızda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez." denir.
Fakat geleneksel islamda bu ayetlerin böyle yorumlanmasının doğru olmadığı, anlamlarının böyle olmadığı ifade edilir. İslam’ın ezoterik öğretisi sufizmde reenkarnasyonu kabul eden metinler bulunmaktadır. Örneğin İranlı büyük sufi üstadı Bahram Elahi, « Kemal Yolu » eserinde kişinin ruhsal tekamül yolundaki kurtuluşa ermesi için yaklaşık 50.000 yıl boyunca çeşitli bedenlerde reenkarne olması gerektiğini açıklamaktadır. Fakat kitaptaki ifadeleri başka şekillerde de yorumlanabilir. Mevlana Celaleddin Rumi'nin ve Yunus Emre'nin şu sözlerinde de reenkarnasyonun ima edildiği ileri sürülmektedir:
· “Ben de cansız varlıkken öldüm, yetişip gelişen bitki oldum; bitkiyken öldüm, hayvan biçiminde tezahür ettim.
Hayvanlıktan geçip öldüm, insan oldum; öyleyse ölmekten korkmak niye?
Hiç daha kötüye dönüştüğüm, alçaldığım görüldü mü?” (Mevlana Celaleddin Rumi)
· "Ete kemiğe büründüm, Yunus olarak göründüm (…) Her dem yeni doğarız, bizden kim usanası."(Yunus Emre)
· "Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz.. Nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz.." Hz. Muhammed..
Reenkarnasyona bir numaralı kanıt olarak gösterilen “Titu olayı” iki buçuk yaşındaki Titu Singh isimli bebeğin ailesine önceki hayatıyla ve öldürülmesiyle ilgili ayrıntıları anlatmasıyla ortaya çıktı. Titu, dünya basınından da büyük ilgi görmüştü...
Önceki yaşamlarında öldürüldükten sonra hayata dönerek katillerinin yakasını bırakmayan kurbanların reenkarnasyon hikayeleri oldukça sık anlatılan bir durum.
Ancak 1990 yılında İngiliz BBC televizyonunda yayınlanan bir belgeselle büyük olay yaratan Hintli Titu Singh’in reenkarnasyon hikayesi tüm dünyada yankı uyandırmış ve tartışma yaratmıştı. Hindistan’da yaşayan Titu, ailesine önceki yaşamındaki hayatını ailesini ve Agra şehrindeki eski evini anlatmaya başladığında 2.5 yaşındaydı. Anıları o kadar detaylıydı ki bir radyo dükkanında çalıştığını, adının Suresh Verma olduğunu ve Uma isimli eşinden 2 çocuk sahibi olduğunu bile anlatıyordu. Ailesi önceleri çocuğu ciddiye almıyordu ancak bazen bir yetişkin gibi davranan Tito bir gün silahla vurularak öldürüldüğünü, daha sonra cesedinin yakılarak küllerinin nehre atıldığını söylediğinde endişelenmeye başladılar.
Dünyada reenkarnasyonun en çok bilinen vakası olan Titu olayını Stanford Üniversitesi uzmanları inceledi. “Tesadüf” olma olasılığı “10 bin milyon milyarda” bir! Hindistan’da Titu isimli bir çocuğun önceki hayatında başka biri olması ve mantıklı açıklamalar yapması üzerine çalışan Stanford Üniversitesi’nde profesör olan Jim Deardoff, reenkarnasyonun gerçekleşme olasılığını hesapladı. Stanford Üniversitesi profesörü Jim Deardorff verilen her bilginin bir olasılığı olduğunu belirtti. Her kişiye göre olayların farklı bir olasılığının bulunduğunu dile getiren Deardoff, Titu vakasını kendi olasılık rakamlarına göre açıklıyor.
x İsmi Verma: İlk bilgi olduğu için belli bir olasılığı yok.
x Soyadı Suresh: 0.02 (basit, geleneksel bir isim)
x Agra’da yaşıyor: 0.005 (Hindistan’daki büyük kentlerden bir tanesi)
x Karısı Uma: 0.003 (Sık rastlanan bir isim değil)
x İki çocuk: 0.3 (olasılık az değil, makul bir rakam)
x Dükkan sahibi: 0.1 (birçok dükkan var ama olasılıklar çok fazla)
x Radyo, TV, video: 0.03 (Hintli uzmanlar bu konuda daha geçerli rakamlar vermeliler)
x Verma ailesini tanıma: 0.3 (ziyaretin habersiz olması)
x Aile hatıraları: 0.01 (oldukça ayrıntılı anı)
x Kalabalık içinde çocuklarını tanıma: 0.1
x Dükkandaki farklılıkları görme: 0.1
x Cinayeti hatırlama: 0.005 (en iyi tahmin)
x Doğum işareti/kurşun izi: 0.001
Bu olasılıklar formül içine konulursa gerçekte böyle bir olayın gerçekleşme ihtimali 1X10 üzeri 19. Yani Titu vakasının tesadüf olma olasılığı 10 bin “milyon milyarda” bir.
Davayı yeniden açtırdı
Titu, Agra’daki evini özlediğini söylerken ağabeyi şehre giderek bu hikayenin doğruluğunu araştırmaya başladı. Uma isimli 2 çocuk sahibi dul bir kadın tarafından işletilen Suresh Radyo isimli bir dükkana rastladı. Uma, Singh ailesini ziyaret etmeye karar verdi. “Önceki aile”sine kavuşan Titu, Uma’ya önceki yaşamında gittikleri bir panayırı anlattı ve evlerini bahçesine gömdüğü altınlarda bahsetti. Şoke olan Uma, kocasının yeniden hayata döndüğüne inanmıştı. Dehşete düşen aile hikayeyi doğrulamak için Titu’yu Agra’ya götürdü. Küçük çocuk, Suresh’in 2 oğlunu hemen tanıdı ve ölümünden bu yana radyo dükkanındaki değişiklikleri de hemen fark etti. İngiliz BBC kanalına çıkarılan Tito, Suresh’in arabasında otururken başına yediği bir kurşunla hayatını kabettiğini anlattı. Otopsi raporları da kurşunun Suresh’in sağ şakağından girdiğini kafasının sol tarafından çıktığını gösteriyordu.
Daha sonra Tito’nun saçları canlı yayında tıraş edildi ve küçük çocuğun başının sağ kısmında tam da kurşunun girdiği kısımda ve sol tarafta kurşunun çıktığı kısımda 2 yara izi olduğu ortaya çıktı. Küçük çocuk Agra’daki bir mahkemeye cinayetin başka ayrıntılarını da anlatarak otoriteleri davayı yeniden açmaları için ikna etmeyi başardı. Titu’nun verdiği bilgiler sayesinde Suresh’in katili yakalandı ve mahkeme önüne çıkarılarak yargılandı.
Spiritualizm.com |